“SURİYE KONUSUNDA ULUSAL ÇIKARLAR GÖZ ARDI EDİLİYOR”
Gelecek Partisi Manisa İl Başkanı Yaşar Artar, iktidarın Suriye politikasını eleştirerek, ulusal bir güvenlik meselesi olan bu konunun iç politika malzemesi haline getirildiğini söyledi. Artar, hükümetin Suriye’de yaşanan gelişmeleri oy devşirme aracı olarak kullanmasının Türkiye’nin uzun vadeli çıkarlarına zarar verdiğini belirtti.
“DIŞ POLİTİKADA TAM BAĞIMSIZLIK SAĞLANMALI”
Başkan Artar, Türkiye’nin dış politikada bağımsız hareket edemediğini ifade ederek şu açıklamalarda bulundu:
“Hükümet, dış politikada tam bağımsız bir çizgide hareket edemiyor. Halkbank ve Zarrab davaları gibi uluslararası meseleler, hükümetin elini kolunu bağlamış durumda. Bu durum, Türkiye’nin çıkarlarını korumasını zorlaştırıyor ve Suriye gibi kritik meselelerde bağımsız bir politika geliştirilmesini engelliyor.”
“SURİYE, TÜRKİYE İÇİN BÖLGESEL BİR SINAVDIR”
Suriye meselesinin yalnızca bölgesel bir sorun olmadığını, Türkiye’nin ulusal güvenliği ve geleceği için büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Artar, daha temkinli ve gerçekçi bir politika yürütülmesi gerektiğine dikkat çekti:
“Suriye’de yaşanan gelişmeler, Türkiye’nin uzun vadeli çıkarlarını doğrudan etkiliyor. Günü kurtarmaya yönelik değil, ulusal çıkarlarımızı koruyacak kapsamlı bir strateji benimsenmelidir.”
“GELECEK PARTİSİ, BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKAYI SAVUNUYOR”
Başkan Artar, Gelecek Partisi’nin Suriye konusunda çözüm odaklı politikaları desteklediğini belirtti. Şu ifadeleri kullandı:
“Suriye’de barış ve istikrarı sağlayacak, Türkiye’nin çıkarlarını koruyacak bir dış politika anlayışını savunuyoruz. Türkiye’nin ulusal güvenliğini ve bölgesel huzurunu önceleyen politikalarla geleceğe yönelik bir yol haritası oluşturmalıyız.”
“TÜRKİYE’NİN İTİBARI İÇİN DOĞRU STRATEJİLER ŞART”
Yaşar Artar, Türkiye’nin Suriye politikasının uluslararası baskılardan arındırılarak, ulusal çıkarlar doğrultusunda yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı. “Türkiye’nin güvenliği ve itibarı için, bağımsız ve gerçekçi politikalarla hareket edilmelidir” dedi.